4 Yaşındaki Çocuğun Konuşması Nasıl Olmalıdır?

"4 yaşındaki çocuğun konuşması nasıl olur? Devamlı konuşur, anlatır, soru sorar, cevap ister, bilmediği anlamadığı her konuyu merak eder."

2 min read

 


4 yaşındaki çocuk çok konuşkandır. 4 yaşındaki çocuğun konuşması nasıl olur? Devamlı konuşur, anlatır, soru sorar, cevap ister, bilmediği anlamadığı her konuyu merak eder. Hatta zaman zaman anne ve babaların sabrını tüketebilir. Anne ve babalar bıkmadan usanmadan onunla konuşmalı ve çocuğun bilmediği ve merak ettiği şeyleri sabırla onun anlayabileceği şekilde ona anlatmalıdır. 4 yaşındaki çocuğunun kelime haznesi içinde bulunduğu ortama bağlı olarak 1000-1200 civarına kadar çıkabilir ve konuştuklarının çok büyük bir kısmı anlaşılabilir. Hayallerini anlatırlar, gördüklerini anlatırlar, ne yapılması istediklerini anlatırlar, son derece zor ve karmaşık büyükleri şaşırtan cümleler kurabilirler. Örneğin, henüz hiç kimse yetişemeden ben koştum ve salıncağı kaptım gibi cümleler kurabilirler. 3 yaşındaki çocuklara göre biraz daha zor şarkıları, ninnileri, şiirleri artık öğrenebilirler ve söyleyebilirler. Resimler üzerine çok daha uzun hikayeler anlatabilirler. Konuşma şekillerini kişiden kişiye değiştirebilirler. Örneğin; bir bebekle konuşurken farklı şekilde, yetişkinlerle konuşurken farklı şekilde, tanımadıkları birisiyle konuşurken farklı şekilde konuşurlar. Mizahı keşfetmişlerdir ve artık espri yapabilmektedirler. Toplumda ayıp diye nitelendirdiğimiz kelimeleri öğrenmişlerdir ve ayıp kelimeleri kullandıkları zaman gördükleri tepkiler çocukların hoşuna gider ve bazen sürekli bu kelimeleri kullanarak kahkahalar atabilirler. Örneğin; devamlı çiş, popo, kaka gibi kelimeler kullanabilirler. Bunlar bu yaş grubunun özelliğidir ve çocuk büyüdükçe zaten bu hareketleri yapmayı bırakır. 

4 yaşındaki çocuğun konuşması genellikle çocuğun gelişiminde kendiliğinden olan doğal bir beceri olarak düşünülür. Çocuk, başlangıçta ağlar, bazı farklı sesler çıkarır, heceler, sonra sözcükler söylemeye başlar, bunu cümleler takip eder ve sonunda akıcı bir konuşmaya ulaşır. Ancak konuşma gelişimi her çocuk için bu kadar düzgün bir şekilde ilerlemez. 

Bazı çocuklar daha hızlı, bazıları daha yavaş gelişir, bazı çocuklar birtakım desteklere ihtiyaç duyabilir. Aynı yaşta olsalar da her çocuğun gelişimi farklıdır. Bazı çocuklar ilk kelimelerini söylemekte, bazı çocuklarda cümle kurmakta gecikebilir. Kimi sadece hareketlerle, mimiklerle iletişim kurmayı tercih eder, kimi konuşur ama konuşulanları anne baba bile anlamakta zorluk çeker.

Van Riper’a göre çocuğun artikülasyonu (anadilin seslerini çıkartma ve birbirine doğru olarak ekleme), kelime dağarcığı, cümle yapısı ve konuşma verimi sık sık dinleyenlerin anlayamayacağı kadar normalden ayrıldığında buna gecikmiş konuşma denebilir. Böyle bir çocuk iletişim yeteneğini, başkalarını kontrol etmeyi ya da başkalarının anlayabileceği bir konuşmayla duygularını dışa vurma becerisini elde edememiştir. Gecikmiş konuşma gelişimsel bir başarısızlık olarak sayıldığından, ne zaman başladığını bilmek zordur. Ancak çocuk otuzuncu ayında anlaşılabilir birkaç küçük cümlecik söylemiyorsa çocukta gelişimsel bir problem olma ihtimali yüksektir ve bir doktora danışılmalıdır.

Çocuğun Konuşmasında Yaşadığı Gecikme Geçici Mi Yoksa Kalıcı Mı?

Dil ve konuşma bozuklukları çocuk doktorlarının, psikologların ve çocuk gelişimcilerin uzman oldukları bir konudur. Doktorunuz, çocuk psikoloğu veya okul öncesi öğretmeniniz çocuğunuzun fiziksel ve psikolojik gelişiminin normal olduğunu, işittiğini ve baba, anne gibi kelimeleri çıkartabildiğin, bir uzmana görünmeden 4 yaşına kadar beklemenizi tavsiye edebilir. Farklı mesleklerden uzmanlar birçok çocuğun 2 yaşında konuşamayıp 3 yaşında akıcı bir şekilde konuşmaya başladığını bilirler ve bu nedenle gerçek bir sorun olduğunu görene kadar anne ve babaların endişelenmelerine gerek olmadığını söylerler.

Çocuğun çevresindeki insanlarda bu konu hakkında yorum yapmaktan kendini alıkoyamaz. “Konuşur daha bekleyin“, “Amcası/dayısı da geç konuşmuştu” diyerek konuşma gecikmesini ciddiye almazlar. Bu şekilde konuşmak kısa vadede insanların bu konu hakkında endişelenmesini engellese de uzun vadede ciddi olabilecek bir konuşma bozukluğunu görmezden gelip sürecin daha da kötüye gitmesini sağlar.

Dil Gecikmesinde veya Bozukluğuna Etki Edebilecek Bazı Riskler

  • Genetik
Dil bozukluğu olan anne, baba veya kardeşe sahip çocukların dil bozukluğu için diğer çocuklardan daha fazla riske sahip olduğu yapılan araştırmalarda açık bir şekilde ortaya koyulmuştur. Bu tür genetik problemler için günümüzde yapılabilecek fazla bir şey yoktur. Anne babalar çocuğun bu problemlerden en az seviyede etkilenmesi için çocuğa iletişim becerilerini geliştirecek çalışmalar yaptırmalıdır.
  • Ebeveyn Etkisi
Yapılan araştırmalar çocuklarıyla ilgilenen, oyun oynayan, onlarla sohbet eden, kitap okuyan anne ve babaların çocuklarının oyun oynayan, asosyal bir yaşam tarzına sahip olan çocuklardan daha sade ve anlaşılır cümleler kurabildiğini öne çıkarıyor. Bu çocuklar genellikle konuşmaya diğer çocuklara göre daha erken yaşta başlarlar.
Yorum Gönder